Kehribara Düşerken

Genç yetişkin ve LGBT+ temalı hikâyelerden hoşlanan okurlar için.

Kehribara Düşerken: İki genç erkeğin kendilerini ve aşkı keşfetmelerinin; büyümelerinin hikâyesi.

Kerem üniversite kantininde otururken, adını bilmediği gencin düşünceleri zihnini sarıyordu. Kavuniçi gülüşü ve kehribar gözleri Kerem'in dünyasını altüst edecekti.

Aynı yurtta kalıyorlardı. Kerem her karşılaşmalarında bildiği, inandığı her şeyi sorguluyor; kalbini hızla çarptıran bakışmalar onu cesaret edemediği bir yola sürüklüyordu. Ailesinin onu böyle kabul etmeyeceğinden emindi. Erkeklerden hoşlandığı gerçeğini şimdiye kadar görmezden gelebilmişti ama kendini bu gence çekilirken buluyordu hep. Onu özel yapan şey neydi? Sanki o bir yıldızdı ve Kerem başıboş bir gezegenken onun çekimine kapılmıştı. Gözleri kamaşıyor, ondan başka hiçbir şeyi görmüyordu. Peki ülke ve kendi gerçeklerine rağmen, hayatını değiştirecek o adımı atabilir ve ona "Merhaba" diyebilir miydi?

Bütün bu his ve düşünce karmaşası içindeyken mantığına güvenemiyordu. Böyle bir zamanda onu anlayacak bir dosta ihtiyacı vardı. Hakan sıra ve oda arkadaşı, üç yılda İstanbul'daki en iyi arkadaşı olmuştu. O da şu sıralar bir kızdan hoşlanıyordu, olayları olduğu gibi görürdü ve zekiydi. Kendine özgü -ineklemeye çok benzeyen- bir yöntemle Kerem'in problemine çözüm bile üretecekti... İşe yarayabilirdi. Belki.

Ferhat yurtta yeniydi ve uzun kalmayacaktı. Yalnız, sessiz ve gizemliydi. Centilmen bir tavırla Kerem'in ilgisini çekmişti. O an, kaderlerinin birleştiği dönüm noktası olacaktı. Küçük bir mola ararken aşkı bulmak, onun için hiç hesapta yoktu.

Kehribara Düşerken, Kerem'in samimi iç sesiyle ilk aşkın masumiyetini ve gerçek dostluğu sayfalarında canlandırırken okuyucuyu da derin bir duygusal yolculuğa çıkarıyor.

Kehribara Düşerken'i şimdi satın alın ve Kerem ile Ferhat'ın içinizi ısıtacak hikâyesine siz de katılın.